6 Eylül 2013 Cuma

İştah Kesen 20 Yiyecek

1. Karnabaharı ve brokoliyi hafifçe haşlayıp yoğurtla tatlandırın. Bu karışım lif açısından zengin olduğundan sizi uzun süre tok tutar.
2. Salatalığı iyice yıkayın ve kabuklarıyla birlikte ince dilimler halinde kesip üzerine bol bol dereotu serpin. Bu sebzenin kalorisi yok denilecek kadar az ve oldukça tok tutucudur.
3. Tatlı olarak 250 gr. mor eriği biraz tarçınla haşlayın. Bu meyve früktoz açısından oldukça zengin olmakla birlikte tatlı ihtiyacınızı da karşılayacaktır.
4. Albümin iştahı kapatır. Bir porsiyon yeşil fasulyeyi 20 dakika suda haşlayıp sirke, karabiber ve biraz tuzla tatlandırın. İsterseniz yağsız krema da katabilirsiniz.
5. 200 gr. ananası incecik doğrayın ve süzgeçten geçirin. İçine 100 gr. kefir ve taze nane ekleyin. Ananasın içindeki enzimler, protein sindirimini hızlandırdığından oldukça doyurucudur. Ayrıca selülit oluşumunu da engeller.
6. Kendinize yeşil salata, uskumru veya ton balığı, kivi ve portakaldan oluşan bir ziyafet hazırlayın. Balığın içeriğindeki İyot, tiroit bezinin İşlevlerini hızlandırdığından açlık hissi giderilir.
7. Öğünler arasında acıktığınızda kuru erik yiyin. Kuru erik kan şekerinin düşmesini engeller. Ancak fazla abartmayın. Çünkü bir kuru erikte 8 kalori var.
8. Haftada iki yumurta yiyin. Çünkü yumurtada bol miktarda triptofan var. Bu da neşenizin yerine gelmesini sağlar.
9. Enerjisiz kalmak için 1 demet maydanozu blenderden geçirip sebze suyla karıştırın. Bir-iki damla acı biber sosu ekleyin ve bunu bir güzel için. Bu içeceğin içindeki C vitamini ve bitkisel maddeler yağ yıkımını kolaylaştırır.
10.Kırmızı elmayı ince dilimler halinde kesip 1 çay kaşığı kıyılmış ceviz ve yarım çay kaşığı yonca balıyla karıştırın. Bu karışımın içeriğindeki değerli lifler hem doyurucu hem de bağırsakları çalıştırıcı etki gösterir.
11. Yağsız kaşarı ince ince dilimleyin ve siyah zeytin ile süsleyin. Üzerine 1 yemek kaşığı sirke dökün. Bu, birkaç saat için açlığınızı giderecektir.
12. Karaciğerlerinizi çalıştırmak için 10 adet enginar kökünü, içine 1 doğranmış soğan, karabiber tanesi ve yarım limon katılmış suda haşlayın. Daha sonra 1 çay kaşığı bal, iki sap kekik ve biraz limon suyunu kaynatın. Enginar köklerini süzün ve hazırlamış olduğunuz karışımın İçinde biraz pişirip çıkarın.
13. Bol bol böğürtlen yiyin. Böğürtlen sizi hem neşelendirir, hem de tok tutar. Kan şekerinizin yükseleceğinden korkmayın. Çünkü böğürtlenin içeriğindeki doğal şekerler kan şekerini hiçbir şekilde etkilemez.
14. Kahvaltıda armut yiyin. Armudu rendeleyin ve yulafa katın. Bu karışıma biraz da yoğurt ekleyin. Armudun içeriğindeki früktoz uzun süre açlık hissetmemenizi sağlar.

15.
 Günü canlı geçirmek için kendinize yulaf ezmesi hazırlayıp içine kuru meyveler katın. Bu, karbonhidrat ihtiyacınızı karşılayacaktır.
16. Kendinize portakal ve 50 gr. ıspanak yaprağından oluşan bir salata hazırlayın. Salatayı 50 gr. yağsız yoğurt, bir tutam tuz ve karabiberden oluşan bir sosla tatlandırın. Hem enfeksiyonlara karşı korunun hem de midenizi doyurun.
17. Meyve suyunun içine katacağınız soda, magnezyum ihtiyacınızı karşılayacak ve açlığınızı giderecektir.
18. Bezelyenin içeriğinde de bulunan albümin, iştahınızı kapatmak için iyi bir besindir. Bu nedenle sık sık bezelye çorbası için.
19. 200 gram kadar yağsız yoğurdun içinde 1-2 kaşık yulaf koyup karıştırırsanız, bu sizi 1 saat boyunca tok tutmaya yetecektir.
20. Acıktığınızı hissettiğinizde, içine limon veya yeşil elma dilimleri eklenmiş büyük bir bardak soğuk su içerseniz, atıştırma isteğiniz belli bir miktarda giderilmiş olur.

1 Temmuz 2013 Pazartesi

Sivrisinek Kaşıntısına Ne İyi Gelir?


İlkbaharın son günlerinin tadını çıkartıp yaza girmek için hazırlandığımız şu günlerde sıcak kadar insanları çıldırtan bir ikinci nedende sivrisineklerdir. Daha önce çok okunan Sivrisinek Yakalama Yöntemi yazımız öncelikle bunu kökünden yok edecek tedbir ve çözüm olması açısından önemliydi ama ne yaparsanız yapınsivrisinek tarafından ısırılmış-sanız artık yeni bir sorununuz var demektir. Sivrisinek ısırığının ne kadar kaşıntırdığını bilmeyeniniz yoktur herhalde. İnsan kaşıntıdan deliye dönecek seviyeye ulaşabilir hele birde uykuda iseniz :)
Aşağıda paylaştığımız yöntemler her ne kadar doğal ve bitkisel yöntemler olsalar da her insanın vücut yapısı, alerjik durumu nedeniyle vb sebeplerle çeşitli tepkiler ve farklılıklar gösterebilir. Bu nedenle oluşabilecek farklı durumlarda mutlaka doktorunuza başvurun.( Not: Başka bir şey tarafından ısırılmış olabileceğinizi de göz ardı etmeyin)
BUZ TERAPİSİ: Sivrisineklerin ısırdığı bölgelere buz koyun. bu yöntem hem kaşıntıyı azaltacak hem de şişme ve kızarıklığı önleyecektir.
AROMATİK YAĞLAR: Kaşınan bölgeye çay ağacı ya da lavanta yağı sürün. Kaşıntı hissini azaltacaktır.
ELMA SİRKESİ: Sivrisineklerin ısırdığı bölgelere elma sirkesi sürebilirsiniz. İçindeki asit sayesinde kaşıntı hissini dindirecktir.
BAL: Oldukça şifalı bir gıda olan bal, yapısındaki anti-enflematuar özelliği sayesinde kaşıntı ve kızarıklıklara iyi gelir.
POŞET ÇAY: Gözaltı şişliklerine iyi gelen çay banyosu, ısırıklara ve kaşıntıya da iyi gelir.
KARBONAT: Sirisinek ısırıklarına karbonatın iyi geleceği aklınıza gelir miydi? İçeriğindeki sodyum bikarbonat sayesinde cilt yüzeyindeki hassasiyeti gidererek kaşıntı hissini dindirir.
FESLEĞEN: Güçlü bir aromaya sahip olan fesleğenin de kaşıntılara iyi geldiği biliniyor.
LİMON: Anti bakteriyel etkisi sayesinde limon suyu hem sivrisinek’in bıraktığı mikrobu kırar hem de kaşıntıyı alır.
NANE: Diş macununun kaşıntıya ve yanmaya iyi geldiğini duymuşsunuzdur. Bunun temel nedeni içeriğindeki nane aromasıdır. Kaşınan bölgeye nane sürdüğünüzde nasıl ferahlattığını göreceksiniz.
MUZ: Muz püresinin de kaşıntıya iyi geldiği söyleniyor.
SÜT VE SU: Sütü sulandırarak cildinize uygulayın, kaşıntı hissiniz azalacaktır.
ALOE: Güneş lekelerine iyi gelen Aloe Vera’nın kaşıntıya da iyi geldiği söyleniyor.
Alıntıdır

19 Ocak 2013 Cumartesi

Her kimyasalın ekolojikalternatifi var



Modern zamanları yaşarken kadınlar da erkekler de oradan oraya koşturup duruyor. Kimsenin boş vakti yok. İşte bundan dolayı içi zararlı kimyasallarla dolu temizlik maddeleri bizim için önemli. Düşünsenize, çamaşır makinenizin bir gözüne deterjan bir gözüne yumuşatıcı koyup kapatıyorsunuz. 1-2 saat sonra mis kokulu, bembeyaz çamaşırları alıyorsunuz. Bulaşık makinesindeki durum bundan farklı değil. En yağlı, kirli bulaşıklar pırıl pırıl elinizde. Evinizi bir siliyorsunuz mis gibi kokuyor, ortamın enerjisi değişiyor sanki. Tüm bunlar çok pratik, etkili gibi duruyor; ama ya sağlığımız? Erkan Şamcı bu soruya şöyle cevap veriyor: “Kimyasallar hayatı kolaylaştırırken aslında daha sağlıksız, daha kısa, ‘sadece’ kendinizi düşündüğünüz bir hayat sunar. Ekolojik yaşam hem sizin hem de başka canlıların hayatını garanti altına alırken daha uzun, sağlıklı, huzurlu bir hayat vadeder. Giderek sunileşen hayatta insanları maddi-manevi ayakta tutacak tek şey doğal yaşamaktır.” Hâl böyle olunca biraz fıtri yaşamaya, biraz öze dönmeye ne dersiniz? Bunun için Erkan Şamcı’nın alternatif yöntemlerine kulak kabartmak lazım. Doğallığın, fıtri olanın tadına vardığınızda zaten bir daha vazgeçemeyeceksiniz…

Çamaşır deterjanı yerine: Bir kalıp doğal sabun alınıp rendelenir. İki litre suyun içine konur. Karıştırılıp sabun eriyene kadar kaynatılır. İçine 1 çay bardağı boraks, 1 su bardağı da çamaşır suyu eklenir. Karıştırılarak 5 dakika kadar daha kaynatılır. Sonra geniş ağızlı bir kabın içine karışım alınır. Soğudukça katılaşan malzemeden kullanılacağı zaman bir kupa alınıp cezvede eritilerek makinenin deterjan haznesine konur (biraz sulandırabilirsiniz de). Yumuşatıcı gözüne de elma sirkesi eklenir. Çamaşırlarınızın parlak, yumuşak ve tertemiz olduğunu göreceksiniz. Eğer sabunu eritmeden koyarsanız çamaşırlarınızda sabun kalabilir ya da su tahliye hortumu tıkanabilir…

Bulaşık deterjanı yerine: Bir kupanın içine 1 yemek kaşığı karbonat, 1 tatlı kaşığı boraks, 1 tutam limon tuzu, bir tatlı kaşığı hardalı koyup sıcak su yardımıyla hepsini karıştırıp eritin ve bulaşıkların üstüne rastgele dökün. Evde kullanılmış limon varsa onu da çatal-bıçak sepetinin kıyısına köşesine sıkıştırın. Sıcak suyun yardımıyla limon bulaşıklarınızı hem çok iyi parlatacak hem de kötü kokuları önleyecektir.

Genel temizlik maddeleri yerine: 1 litre sıcak suyun içine 1 yemek kaşığı karbonat, 1 tatlı kaşığı boraks, 1 çay kaşığı arap sabunu, birkaç damla portakal, limon ya da lavanta yağı, 1 çay bardağı sirke iyice karıştırılır. Püskürtme özelliği bulunan bir şişenin içine konulduktan sonra her yerin tozunu bu karışımla alıp her türlü genel temizlik için kullanabilirsiniz. Parkeleri silerken de suyun içine arap sabunu koymanız yeterli. Eğer ‘illa da hijyen’ diyerek bu konuda takıntınız var ise bir yemek kaşığı boraks da ilave edebilirsiniz. Çünkü boraks bir ameliyathaneyi bile dezenfekte edebilecek güçte, en doğal dezenfektandır. Asla zehirli değildir.

Mobilya cilaları yerine: Bir ölçü zeytinyağına bir ölçü sirkeyi püskürtebileceğiniz bir şişeye koyup karıştırmanız yeterli. Hem lekeler kolaylıkla çıkar hem de mobilyalarınız pırıl pırıl parlar. (Elde etmek istediğiniz miktara göre çay bardağı, su bardağı, kahve fincanı kullanabilirsiniz.)

Kireç çözücüler yerine: Çaydanlık, su ısıtıcıların içine bir tutum limon tuzu koyup kaynatabilirsiniz. Kirecin hızla çözüldüğünü görüp şaşıracaksınız. Sirke de aynı işlevi görüyor. Ayrıca sirkeli su kaynatılan evde kötü kokular yok olur, havadaki zararlı mikroplar ölür. Özellikle bulaşıcı hastalık yaşanan evlerde sirkeli su kaynatmakta fayda var.

Cif yerine: Karbonat, çamaşır sodası cifin işlevini fazlasıyla görüyor. Daha inatçı yüzeyler için de bir limonu ikiye kesip üzerine limon tuzu ya da karbonat döktükten sonra ovalamak yeterli.

Halı temizleyiciler yerine: Halılarımızda bizim gözle görmediğimiz, özellikle alerjisi bulunan, astım hastaları ve bebekler için zararlı canlılar yaşıyor. Dolayısıyla sık olmamakla birlikte ara ara halıların üzerine mısır nişastası ya da boraks serpip 10-15 dakika beklettikten sonra süpürerek bu canlılardan kurtulmanız mümkün. Yalnız nişasta ya da boraksı ölçülü şekilde serpmenizde fayda var. Erkan Şamcı bazı süpürge motorlarının bu maddeler çok serpildiğinde zarar görebileceğini belirtiyor.
Böceklerle doğal mücadele yöntemleri

Erkan Şamcı: “Böcekleri iyi tanımak gerekiyor. ‘Onuncu kattaki bir eve acaba neden girer?’ diye düşünmek lazım. Onları biz çağırıyoruz, hayat şartlarını biz oluşturuyoruz. Yemek kalıntılarını mutfakta bırakıyoruz, masanın altına kaçan ekmek kırıklarını, yiyecek parçalarını almıyoruz, ortamı temiz tutmuyoruz, toz almıyoruz, evimizdeki çatlakları, delikleri kapatmaya üşeniyoruz. Su ihtiyaçlarını damlayan musluklardan ya da temizlik esnasında ıslak bırakılan yüzeylerden karşılıyorlar. Hâl böyle olunca evimize yerleşen böcekler bir türlü terk etmek istemiyor. Ev temizse, çatlak, delik yoksa, ortalıkta yiyecek bırakılmıyorsa, su kaynağı bulunmuyorsa hiçbir böcek orada yaşamak istemez. Evindeki böceklerden şikâyet edenler önce tüm bu sebepleri ortadan kaldırmalı. Buna rağmen kurtulamıyorlarsa doğal çözümler mevcut. Onlarla mücadele etmek için çok etkili zehirler kullanmaya gerek yok. Küçücük yaratıklara tankla ateş etmenin insani bir tarafını göremiyorum. Böcekleri tanıdıktan sonra aklımızı kullanmanız yeterli.”

Karıncalar için: Karıncalar salatalık kabuğunu hiç sevmez. Bulundukları yere salatalık kabuğu koyduğunuzda oradan bir daha çıkmadıklarını göreceksiniz. Aynı şekilde tebeşirden de hiç hoşlanmıyorlar. Bunun için de gelmemesini istediğiniz yere tebeşirle çizgi çekmeniz yeterli. Bu çizgiyi kesinlikle aşmadıklarını hayretle gözlemleyeceksiniz. Çok çok mecbur kalmadığınız müddetçe uygulamamanız gereken bir diğer yöntem de karıncaların çıktığı yere bebe pudrası dökmektir. Pudra nefes almalarını engeller ve onları toplu şekilde öldürür.

Oryantal hamam böceği için: Çok dayanıklı ve en uzun yaşayan canlılar arasındadır. Hafızaları iyidir. Ev sahibiyle yabancıları dahi ayırt edebilirler. Genelde geceleri herkes uyuduktan sonra çıkarlar. 2 ay açlığa, 10 gün de susuzluğa dayanabilirler. Kafaları koptuktan sonra bile 10 gün yaşarlar. Başı koptuğu için değil, su içemedikleri için ölürler. Defne yaprağı, okaliptüs, sarımsak, nane yaprağını, karbonatı, sirke ve limonu hiç sevmezler. Bunlardan bir ya da birkaçını böceklerin çıktığı yerlere koyabilirsiniz. Bir de onlar için tuzak yem hazırlayabilirsiniz. Haşlanmış patatesin içine yumurta sarısı (iki yiyeceği de çok seviyorlar) bir miktar da boraks koyup hamur hâline getirin. Minik minik toplar yaparak böceklerin genelde çıktığı yerlere koyun. Boraks onların ölmesini veya ortamlarından uzaklaşmalarını sağlayacaktır. Onlarla mücadele etmediğinizde ise bir çift böcek 1 yılda 200 bin adede ulaşır. Yaptığınız mamanın başka hiçbir canlıya zararı yoktur. Boraks toksik (zehirli) bir madde değildir.

Fareler için: Fareler unlu gıdaları çok sever. Bir miktar unun içine biraz boraks koyup suyla karıştırın. Yuvarlanabilecek bir hamur elde edin. Küçük toplar yaparak onların geçtiği yerlere koyun. Boraks sindirim sistemlerini bloke edip onları öldürecektir. Farelerin metabolizmaları çok güçlüdür. Sürekli verilen zehirlere bağışıklık geliştirip ölmeyebilirken bu karışım hem doğaldır hem de kesin çözümdür…

Bitkileri böceklerden korumak için: Çiçek ve bitkileri böceklerden temizlemek için satılan zehirlerin hepsi hem bitkiyi hem doğayı hem de insanı (dolaylı yoldan) zehirliyor. Hâlbuki bunların hiçbirine gerek yok. Bir püskürtmeli şişenin içine 1 litre suya 1 tatlı kaşığı arap sabununu koyun, iyice çalkalayıp sabunu erittikten sonra çiçeklerin üzerine püskürtün. Yalnız hastalanmış çiçeğin yanındakilere de bu karışımı uygulamayı unutmayın.

Yaz aylarında sinek ve diğer uçan canlılardan korunmak için: Erkan Şamcı evde sineklerden korunmak için 24 saat takılı duran prizlere de soluğumuz havayı berbat eden spreylere de karşı. Çünkü onların doğaya, insana verdiği zarar büyük. Ki doğal bir alternatif zaten var. Yatmadan önce vücudunuza okaliptüs ya da nane yağını sürebilirsiniz. Bunu yapmak istemiyorsanız, bir tasın içine bu yağlardan damlatıp canlıların odaya girmesini engelleyebilirsiniz. Sarımsak yemek de etkili. Sarımsak yemiş ya da yanına koymuş birine sinekler yaklaşmıyor. Bulunduğunuz odada defne yaprağı yakmak da sineklerin mekânı terk etmelerine yetiyor. Tabii tüm bunlardan önce pencerelerde sineklikler bulunması, açıkta şekerli gıdaların, yemek artıklarının bırakılmaması, evin temiz tutulması elzem. Bu önlemler alındıktan sonra yine sinek geliyorsa o zaman mücadeleye başlamak lazım.

alıntıdır